10 Ekim 2013 Perşembe

HERKES



Herkes dünyanın merkezi… Herkesin acısı en büyük… Herkes akıllı… Herkes kesin zeki… Herkes fedakar… Herkes yardımsever… Herkes samimi… Herkes dost canlısı… Herkes haklı… Herkes en az iki dil biliyor… Herkes fikir sahibi… Herkes güzel… Herkes yakışıklı… Herkes anlayışlı… Herkes görmüş geçirmiş… Herkes egosuz… Herkes kendine ayna… Herkes ellini sallasa ellisi… Herkes saçını sallasa tellisi… Herkes çok güçlü… Herkes en asil… Herkes çalışkan… Herkes mücadeleci… Herkes cesur… Herkesin başarısı en büyük… Herkesin gözü en kara… Herkes feleğin çemberinden geçmiş… Herkes nereeeeden nereye gelmiş… Herkes çok çekmiş… Herkes ne ağlamış… Herkes okur… Herkes yazar… Herkes kesin şair… Herkesin hayatı roman... Herkes kesin en bi’şey… Eee o zaman herkese eyvallah… 

8 Ekim 2013 Salı

GERÇEK Mİ, YANILSAMA MI?

Velazquez-Las Meninas (Nedimeler)

Hayatınız gerçek mi, yanılsama mı? Gördüklerimizi “gerçekten” mi görüyoruz? Görünen gerçek, gerçeklik mi? Gerçek sandığımız şey sizin gerçek sanmamızı istediğiniz kadarla mı sınırlı, yoksa bizim zihnimizle mi? Sahi, gerçeğiniz nerede saklı? Yanılsamadan çıkacak kadar cesur musunuz?

4 Ekim 2013 Cuma

VAN




Havalar soğudu ya hani… Kış beklenmedik bir şekilde kapımıza dayanıverdi ya… Ekimin başında kaloriferler yanmaya başladı arkadaş diye konuşuyoruz ya orada burada… Van düşüyor aklıma… Van soğuğu işliyor içime… Van, yetim… Van öksüz... “Barınacak sıcak bir yuva istiyoruz” diye haykırıyor Van hala… Ateş düştüğü yeri yakıyor ya hani... Bazen keşke düştüğü yerle kalmasa diyor insan…   

1 Ekim 2013 Salı

EĞİTİM ŞART!


İstanbul’da yaşayanlar bu aralar sıkça görmüştür “Depreme karşı bir saat, bir hayat” çağrılarını. İstanbul Valiliği ve AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) koordinasyonu altında İstanbul halkını deprem gerçeğine karşı bilinçlendirmek için yapılan bu kampanya süresince İstanbullular güvenli yaşam eğitimlerine ücretsiz olarak katılabiliyorlar. Yapmanız gereken http://www.guvenliyasam.org/ adresine girerek kayıt yaptırmak… Sonrasında her ay eğitim yerleri ve tarihleri hakkında bilgilendiriliyorsunuz. Size sadece en yakın yeri ve uygun tarihi seçip gitmek kalıyor.

Ve ben büyük bir heyecanla kaydımı yaptırıp geçen hafta güvenli yaşam eğitimine katıldım. Avrupa Yakası’nda yaşamama rağmen kendi bölgemde açılacak bir eğitimi beklemeye dayanamadım ve Anadolu Yakası’ndaki Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen eğitim için düştüm yollara. Deprem bu, ne zaman kapıyı çalacağı belli olmaz diyerek farkındalığımı artırmaya gittim. Şunu söylemeliyim ki eğitimde herşeyden önce deprem gerçeği bir tokat gibi suratınıza çarpılıyor. Yaşadığınız ev depreme dayanıklı mı? Evinizdeki eşyalar sabitlenmiş mi? Çocuğunuz okuldayken deprem olursa ne yapmalı? Deprem sırasında kendinizi korumak için siz ne yapmalısınız? gibi pek çok soru birbiri ardına cevap buluyor. Ev dekore edeceğim diye kolon yıkan yurdum insanının yol açtığı sonuçları ve komşular tadilata başladığı an “huu komşu ne var ne yok?” diyerek yıkılan kolon var mı diye şöyleee bir evi kolaçan etmek gerektiğini öğrenmek de cabası. Ben kendi adıma bu eğitimle deprem konusunda daha bilinçli hale geldim. Felaket tellali olmak istemem ama İstanbul merkezli 7 ve üstü şiddetinde bir deprem en son 1509 yılında olmuş ki bu da yakın bir zamanda büyük bir deprem olması riskini artırıyor. Eğitimde öğrendiklerimden sonra bir süre soğukanlılığımı kaybedip “farkındalık” halimi abarttığımı da itiraf edeyim. Paranoyak olmamak ve ayarı pek de kaçırmamak lazım; aksi halde eğlenceli biri olmaktan çıkabilirsiniz. 

Herhangi bir deprem durumunda kendinize ve çevrenize fayda sağlayabilmek ve olası risklerin farkına vararak kendi alanınız içerisinde alınması gereken tedbirleri öğrenmek için böyle bir eğitime katılmanın faydalı olduğunu düşünüyor ve kısaca eğitim şart! diyorum.